Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
İsmini eserinle nakşettin hatırlara,
Bir zaferi yâd için kurulan taklar gibi.
Senden bahsedecektir asırlar asırlara,
Mukaddes bir duayı anan dudaklar gibi.
Yurdumu çalmak için gelen cihangirleri
Önünde secdelere getirmiştin o zaman,
On dört milyon insana vurulan zincirleri...
Büyük küçük her ferdi asırlarca bu yurdun
Emekleyip dururken köhne izler üstünde;
Sen o kartal pençenle tutup bizi uçurdun
Aşılamaz ne dağlar, ne denizler üstünde.
Kurur senin nurunla izleri gözyaşının,
Düşmanları titretir çatılışı kaşının.
Bir güneş tesiri var o ilâhi başının...
"Dağ başını duman almış
Gümüş dere durmaz akar..."
Türkeli'ne kâfir dolmuş
Dadaş ağlar, uşak ağlar, er ağlar!
Efkâr efkâr üstüne basmış da Mustafa'yı,
Küsüvermiş ne varsa düşmanına, dostuna
Sürüvermiş takayı bir kâbus diyarından...
Ayrılık bir şey değil çekilir dostum, amma...
Ey neftî gölgesinden uzanıp birkaç dalın
Şeref rüyalarına dalan yeşil Çankaya!
Nasıl kanatlarını sakladın o kartalın,
Nasıl yettin yıllarca onu barındırmaya?
O ki sarsıntısından taçlar düşerdi taçlar,
Nasıl saydın korkmadan göğsünün çarpışını?
Nasıl ateş almadı onu görmüş...
Fecre benzettiği bayrakla kefenlenmiş Ata,
Çıktı bir kor gibi mermer kapısından sarayın.
Gönlümüz, bayrağı öğrendiği günden beri ta
Duymamıştır bu kadar hüznünü yıldızla ayın!
Gidiyor, gizleyerek sır gibi bizden sesini,
Çıkıyor, ilk olarak bir yola Başbuğ bizsiz.
Biz, ki dünyada...
Siz beni hâlâ anlayamadınız,
Ve anlayamayacaksınız çağlarca da,
Hep tutturmuş "yıl 1919, Mayısın 19'u" diyorsunuz,
Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övünüyorsunuz.
Mustafa Kemal'i anlamak bu değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil.
Bırakın o altın yaprağı artık,
Bırakın rahat...
Edirneden Ardahana kadar
Bir toprak uzanır,
Boz kanatlı üveyikler üstünden uçar
Ardahandan Edirneye
Edirneden Ardahana kadar.
Kopdağında akar bir çeşme var
Serçe parmak kalınlığında suyu
Haram etmiş gece gündüz uykuyu
Akar da akar.
Samsunun evleri denize bakar
Sokakları...
İHTİYARLAR KOROSU
Yol kapalı, yol uzun, tanyeri karanlık,
Yürür Atatürk elinde ışık...
Geceler mi çöktü? Karalar mı bastı?
Çatılar mı göçtü? Damlar mı yıkık?
Yetişir Atatürk imdâda o zaman,
Atatürk başta o zaman
İşte Atatürk o zaman büyük.
ANALAR KOROSU
Hey çelik göğüslü...
Ne bulutlar gitti, ne padişahlardan bir haber geldi.
Kemal Paşa derler bir yiğit vardı.
Bu sefer de millet türkülerle Kemal Paşaya haber saldı.
V
Kemal Paşa, yenilmez yiğit, şanlı komutan!
Savaş girer gibi yetiş bize!
Yetiş bize, çöllerde bile olsan!
İnanç doldur, güç doldur...
Türk'ü ölümden
Odur kurtaran
Odur yeniden
Türklüğü kuran.
Yaptığı ordu
Düşmanı kovdu.
Ulusu, yurdu
Odur yaratan.
Türk'ün dileği
Onun ereği.
Yüce yüreği
Türklüğe vatan.
Bu memleketi,
Cumhuriyeti
Canıyle etti
Bize armağan.
Atamızsın sen,
Adımız senden...
Atatürküm eğilmiş vatan haritasına
Görmedim tunç yüzünde böylesine geceler
Atatürk neylesin memleketin yarasına
Uçup gitmiş elinden eski makbul çareler
Nerde istiklâl harbinin o mutlu günleri
Türlü düşmana karşı kazanılan zaferi
Hiç sanmam öyle ağarsın bir daha tan yeri...
"Tanrı'yı düşündü de kendisi gibi yüce
Türk, göğe Tanrı dedi seni görmeden önce
Yeryüzünde bu adı yalnız dağlara verdi."
Göçen bir ordu değil, bir milletin başbuğu,
Bu millet Türk milleti, gökten alındı tuğu!
Suçunu gizlemesin kızıl günahkâr doğu.
Işıklar yanmaz ola; gün, ay...
Sabahlar, her zaman güzel değildir,
Her zaman ayrılık akşamla gelmez.
Al atlar sırtında hoyrattır fecir,
Hoyrattır, ne kalbler kırmıştır, bilmez.
Sabahlar her zaman güzel değildir.
Vakti, bir yerinden bölünce şafak
İri ve rüyalı gözlerle müphem;
Nur olmuş içimde sanırım ak pak
Ayrı bir...
1.Mustafa okula başlama çağına gelince, geleneklere bağlı annesiyle modern düşünceli babası arasında bir çatışma olur. Zübeyde Hanım, küçük Mustafanın, ilâhiyle Hafız Mehmet Efendinin mahalle mektebine, Ali Rıza Efendi ise modern öğretimde bulunan Şemsi Efendinin özel okuluna gitmesini...
Ağabeyi Mustafa Kemalin köy türkülerini dilinden düşürmediğini, sanata ve sanatçılara karşı büyük saygı duyduğunu ifade eden Makbule Hanımın anlattığına göre çocuk Mustafa Kemal en çok fareden korkarmış Anne Makbule hanım ise küçük Mustafa Kemali Sen asker olacaksın! Asker korkar mı hiç?...
Bir yazarın kendi isteğine göre seçtiği herhangi bir konuda kesin yargılara varmadan, kişisel düşüncelerini kendi kendisiyle konuşuyormuş havası taşıyan bir üslupla kaleme aldığı yazılara deneme denir. Deneme, yazarın gözlemlediği ya da yaşadığı olay, olgu, durum ve izlediği varlıklarla ya...
Malzemeler
1 yemek kaşığı tereyağı
yarım çay bardağı sıvı yağ
2 yemek kaşığı un
5 bardak su
1 çay bardağı süt
1 tutam dereotu
tuz
Yemeğin Tarifi
Tereyağı ve sıvı yağ tencereye koyup üzerine un ilave edip karıştırın. Hafif kavrulduktan sonra üzerine bir çay bardağı süt ilave edin...
Ey, yerin göğün sahibi, ey vasfı Allahüssamed!
sayısız isyanla geldim, kapına, beni kılma red!
Lütfunla bu biçareye, fazlınla bu avareye,
affınla yüzü kareye, ey Rabbim sen eyle meded!
Asilere gufran senden, dertlilere derman senden,
adaletle ihsan senden, rahmetine yoktur aded!
Sen canların...
Beyin iskemisi, beynin bir bölgesinin az kan ve dolayısıyla yetersiz oksijen alması durumudur. İskeminin yavaş geliştiği olgularda klinik belirtiler dikkat çekici olmayabilir. Ama ani gelişen iskemilerde beyin işlevleri büyük ölçüde bozulabilir.
TÜRKLERİN ANA YURDU
Arkeolojik kazılar sonunda ortaya çıkan bulgular, Türk tarihinin günümüzden 4000 yıl öncesine uzandığını göstermektedir.
Son yapılan araştırmalar Türklerin ilk ana yurdu Altay-Sayan dağlarının kuzey batısı, Tanrı dağlarının kuzeyi, Hazar Denizinin doğusu, Sibirya...