Didenur
FCTS Üye
- Katılım
- 31 Ocak 2014
- Mesajlar
- 82
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
Bir insanın bir konuda hüküm verebilmesi için o konuyu detaylı bir şekilde bilmesi ve konuya vakıf olması gerekir. Aynı şekilde bir düşünce hakkında görüş sahibi olabilmek için o konuda uzman olmak gerekir. Yarım ve eksik bilgiyle verilen hüküm ve belirtilen düşünce her ne kadar sahibi iyi niyetli olsa da olumsuz ve güdük sonuçlar doğurur.
İnsanlığın temel değerlerinden birisi olan adalet kavramı içinde aynı şey geçerlidir. Herkesin ideali olan ve toplumda yaşadığı sürece huzurun, güvenliğin ve güzelliklerin meydan bulacağı, Peygamberlerin gönderiliş felsefesi olan adalet kavramı, ona inanan, özümsemiş ve hakkı yayma hususunda en fazla bilgiye sahip olan kişilerin eliyle mümkün olur. Yoksa insanları sömürmek ve onları aldatmak için kullanılan bir kavramdan öteye gitmez.
İslamda adalet deyince hiç şüphesiz Peygamber efendimizden sonra akla gelen ilk kişi adalet abidesi Hz. Alidir. Hz. Alinin derin bilgisi ve adaleti yaymaya layık olduğu hususunda birçok hadisler bulunmaktadır.
Hz. Alinin ilmi hususunda Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Her kim ilim öğrenmek dilerse kapıya müracaat etsin.
Hz. Alide (a.s) kendi yüce bilgisi için şöyle söylemiştir: Peygamber bana son nefeslerinde bin ilim kapısı öğretti ki her bir kapıdan bin ilim çıkmaktadır.
Yine başka bir yerde şöyle buyurmuştur: Sorun benden beni kaybetmeden önce, andolsun göklerin yollarını yerinkilerden daha iyi biliyorum.
Yine Hz. Alinin eşsiz bilgi ve engin marifetini anlamak için o Hazretin sözleri, mektup ve konuşmalarının sadece bir kısmı olan Nehcul Belağa kitabına bakmak, İslam tarihinde hiç kimsenin ilim, takva, ibadet ve adalette bu yüce şahsiyete denk olamayacağını görmek için yeterlidir.
Hz. Alinin ilmi ve hukuki konulardaki derin bilgisi hiç kimseye kapalı değildir. Öyle ki ikinci halife Ömer Hattabın yetmiş yerde Ali olmasaydı Ömer mahvolurdu sözü bugün okul kitaplarında bile okutulmaktadır.
Hz. Aliden Adalet hakkında Hadisler:
Adalet imanın başı ve iyiliklerin toplayıcısıdır.
Adalet halkın dayanağı, hâkimlerin güzelliğidir.
Adil ol ki hükmedesin.
Adil ol ki kudretin sürekli olsun.
En güzel adalet mazluma yardım etmektir.
Halkın en adili kendine zulmedene karşı insaflı olanıdır.
Adalet en büyük zenginliktir.
Zanna dayanarak hüküm vermek adaletten değildir.
Adaletli olanın hükmü etkili olur.
Adaletli olanın değeri artar.
Adaleti çok olan her zaman övülür.
İki şeyin sevabı ölçülmez; Af ve adalet.
Adaletin son derecesi insanının kendi nefsine karşı adaletli olmasıdır.
Adalet hayattır.
Adalet kurtuluş ve yüceliktir.
Adalet halkın desteği ve dayanağıdır.
Adalet en üstün huydur.
Adalet en sağlam temeldir.
Adil insanların afeti dinlerinin zayıf olmasıdır.
Adalet olmadıkça şehirler imar olmaz.
İnsanlığın temel değerlerinden birisi olan adalet kavramı içinde aynı şey geçerlidir. Herkesin ideali olan ve toplumda yaşadığı sürece huzurun, güvenliğin ve güzelliklerin meydan bulacağı, Peygamberlerin gönderiliş felsefesi olan adalet kavramı, ona inanan, özümsemiş ve hakkı yayma hususunda en fazla bilgiye sahip olan kişilerin eliyle mümkün olur. Yoksa insanları sömürmek ve onları aldatmak için kullanılan bir kavramdan öteye gitmez.
İslamda adalet deyince hiç şüphesiz Peygamber efendimizden sonra akla gelen ilk kişi adalet abidesi Hz. Alidir. Hz. Alinin derin bilgisi ve adaleti yaymaya layık olduğu hususunda birçok hadisler bulunmaktadır.
Hz. Alinin ilmi hususunda Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: Ben ilmin şehriyim Ali kapısıdır. Her kim ilim öğrenmek dilerse kapıya müracaat etsin.
Hz. Alide (a.s) kendi yüce bilgisi için şöyle söylemiştir: Peygamber bana son nefeslerinde bin ilim kapısı öğretti ki her bir kapıdan bin ilim çıkmaktadır.
Yine başka bir yerde şöyle buyurmuştur: Sorun benden beni kaybetmeden önce, andolsun göklerin yollarını yerinkilerden daha iyi biliyorum.
Yine Hz. Alinin eşsiz bilgi ve engin marifetini anlamak için o Hazretin sözleri, mektup ve konuşmalarının sadece bir kısmı olan Nehcul Belağa kitabına bakmak, İslam tarihinde hiç kimsenin ilim, takva, ibadet ve adalette bu yüce şahsiyete denk olamayacağını görmek için yeterlidir.
Hz. Alinin ilmi ve hukuki konulardaki derin bilgisi hiç kimseye kapalı değildir. Öyle ki ikinci halife Ömer Hattabın yetmiş yerde Ali olmasaydı Ömer mahvolurdu sözü bugün okul kitaplarında bile okutulmaktadır.
Hz. Aliden Adalet hakkında Hadisler:
Adalet imanın başı ve iyiliklerin toplayıcısıdır.
Adalet halkın dayanağı, hâkimlerin güzelliğidir.
Adil ol ki hükmedesin.
Adil ol ki kudretin sürekli olsun.
En güzel adalet mazluma yardım etmektir.
Halkın en adili kendine zulmedene karşı insaflı olanıdır.
Adalet en büyük zenginliktir.
Zanna dayanarak hüküm vermek adaletten değildir.
Adaletli olanın hükmü etkili olur.
Adaletli olanın değeri artar.
Adaleti çok olan her zaman övülür.
İki şeyin sevabı ölçülmez; Af ve adalet.
Adaletin son derecesi insanının kendi nefsine karşı adaletli olmasıdır.
Adalet hayattır.
Adalet kurtuluş ve yüceliktir.
Adalet halkın desteği ve dayanağıdır.
Adalet en üstün huydur.
Adalet en sağlam temeldir.
Adil insanların afeti dinlerinin zayıf olmasıdır.
Adalet olmadıkça şehirler imar olmaz.